Wuhan Istakoz Pazarı artık işleme hizmeti sunuyor
Categories:
Wuhan’daki istakoz pazarı artık işleme hizmeti sunuyor, yani istakoz alındıktan sonra, istakoz tezgahının yanındaki tezgah ücretsiz olarak istakozları yıkama ve işleme hizmeti sunuyor ve bu iş için üç kişi görevlendirilmiş.
İşlem hizmeti sağlayan ilk işletmeler, " başkalarının sahip olmadığına sahip olmak" olan bu üstün hizmetin bir örneği olduğu için, hemen bazı faydalar elde edebilir ve alıcıları çekebilir.
Ancak, bu hizmetin engeli düşüktür, herhangi bir satıcı üç kişi tutarak aynı hizmeti sunabilir, fakat bedeli çok yüksektir çünkü istakoz işleme hizmeti üç işçiyi meşgul eder. Yeterince pazar payı alınamazsa, bu hizmetin maliyeti sonunda gelirden daha yüksek olacaktır.
Eğer satıcılar bu yaz boyunca uzun süre istakoz satmaya devam ederse, sonunda bu hizmetin gelirden çok daha yüksek bir maliyeti olduğunu fark edecekler, ancak durduramayacaklar çünkü bu hizmet artık onların bir satım noktası haline geldi, müşterileri bu hizmete alıştı ve bir kez durdurulursa müşteriler kaybedilecektir. Bu hizmeti başlangıçta vermemek mümkündür ama ücretsiz hizmetten sonra geri çekmek zordur.
Bazı insanlar iş yaparken " biraz daha vermek " üzerine odaklanır, bu taktik doğal olarak “az vermekten” daha çok tüketicinin hoşuna gider, fakat bu durum, işadamlarının düşük anlamlı ve düşük engelli rekabete girmelerine neden olur ve sonunda herkes kar elde edemez ve sektör kurur. Bu yüzden bazı sektörlerin hizmetlerinin kötü olmasıyla mı yoksa hizmetlerinin iyi olmasıyla mı yok olduğu sorusu derinlemesine düşünülmeye değer.
Büyük şirketlerin de benzer şekilde “kayırma” davranışları vardır ve bunların amacı tekel olmaktır. Bir gün piyasada sadece bir taksi, sadece bir grup satın alma olana kadar, o gün hasat zamanı gelmiş demektir. Ancak, bu şirketlerin hasadı acele etmediklerini ve yalnızca algoritmalar aracılığıyla sadece bazı insanları hasat ettiklerini görebiliriz. Bir yandan, fiyat belirleme hakkından elde edilen ekstra karları kazanırken, diğer yandan yeni ürüne düşük fiyat vererek yeni girişimcileri takip eder ve her potansiyel rakibe karşı önlem alır. Bu büyük şirketler gerçek anlamda tekel durumuna gelmiştir ve malın kesilip kesilmeyeceği sadece zaman meselesidir.
İş yerinde de pek çok “çalışkan” kişiyle karşılaşırız, onların daha fazla değer katıp katmadığını değerlendirmek zordur, fakat net bir şekilde yapabildikleri şey, her zaman diğerlerinden yarım saat daha geç çıkmaktır. İki çalışan birbirine girdiğinde “biraz daha vermek” birbirine kilitlenir ve tüm ofis bunun gölgesi altında kalır. Düşük kaliteli hizmetleriyle normal çalışanların yaşam alanını daraltırlar. Hem inovasyon hem de performansla rekabet etmezler, sadece “emek satmak” üzerine odaklanırlar, fakat patronların ilgisini çekebilirler, bu doğal olarak normal dışı bir kötü rekabettir.
Son olarak istakoz pazarına dönelim, kimse fiyat belirlemede tekel olup kendi fiyatını belirleyebilir, kimse kaynak tedarikinde tekel olup sadece yüksek kaliteli ürün tedarik edebilir, fakat kim işçi tekelini kendi kendine çalıştırarak sağlayabilir?